Deneyimsel Oyun Yaklaşımı
- Anasayfa
- Psikolojik Danışmanlık
- Deneyimsel Oyun Yaklaşımı

Deneyimsel Oyun Yaklaşımı
Çocuklar yetişkinlere göre daha basit yaşıyorlarmış gibi görünsede onların yaşamında da kompleks olaylar gerçekleşiyor.Bunları anlamlandırmak onlar için hiç de kolay değil. Yeteri kadar kelime dağarcığının olmamasının yanı sıra anlamlandırmaya yetecek yaşantısal deneyimlerinin olmaması onlar için durumu zorlaştırıyor. İşte tam da bu an da onların dili olan oyun aynı zamanda şifalanmaları için de bir araç oluyor.
Deneyimsel Oyun Yaklaşımı (DOT) Byron E. Norton ve Carol Crowel Norton tarafından geliştirilmiş, terapist tarafından yönlendirmenin yapılmadığı bir oyun terapisidir. Bu model çocuğun doğuştan getirdiği iyileşmeye ve iyi olana yönelme kapasitesine vurgu yapar. Her türlü toplumsal etiketlemenin dışında, asıl mesele çocuğun kendi yaşamındaki ikilemleri, çatışmaları kendisinin nasıl algıladığı ve çözümü nasıl bulduğudur.
3-9 yaş arasındaki çocuklara uygulanması uygun bir terapi yöntemidir. Çocuğun oyun yolu ile kendilerini anlatma ihtiyacını merkezine alan bir terapidir.
Çocuklar oyun odasında kendi zorlanmalarını yeniden yapılandırıyorlar.
Deneyimsel Oyun Yaklaşımı aşamaları ;
Keşif Aşaması; Çocuk odayla, terapistle ve bu yeni durumdaki kendisiyle tanışır.
Güveni Test Etme ; Çocuk kendisi için önemli olan bilgi verme aşamasına geçmeden önce terapistin kendine bağlılık düzeyini değerlendirir. Bu aşamasının amacı terapist ile güven ilişkisi oluşturmaktır.
Bağlılık Aşaması ; Çocuk kişisel olarak anlamlı duygusal temalar içeren kurgusal oyununa başlar. Çünkü çocuk terapistine güveniyordur ve terapisti oyuna davet eder. Bu aşamada çocuğun oyunu çok yoğun ve hareketlidir.
Terapötik Büyüme Aşaması ; Sahip olduğu duygusal acıyla yüzleşmesi ile birlikte çocuk kişisel güçlenme hissini geri kazanmaya başlar.
Sonlandırma Aşaması ; Oyun gerçek yaşam için prova temasını işlemeye başladığında sonlandırma uygundur. Ancak çocuk sonlandırma için hazırlanmalıdır. İlişkinin sonlanmasını kabul etmede çocuğa destek olmak ve terapötik birlikteliği korumak önemlidir.
Hangi durumlarda Oyun Terapisine başvurulmalı ;
- Ayrılık Anksiyetesi
- Takıntılar
- Parmak emme
- Alt ıslatma veya dışkı kaçırma
- Uyku ve yeme problemleri
- Okula adaptasyonda zorluk
- Öfke kontrolü, şiddet eğilimi
- Aile de yaşanan değişimler ( sevdiği birinin kaybı, boşanma, yeni bir kardeş)
- Fobiler
- Kaygı bozuklukları
- Travma sonrası stres bozukluğu